YE KÜRKÜM YE
Hocamız bir düğünde,
Kürkü yokmuş üstünde.
İltifat etmemişler,
“Buyurun” dememişler.
Hoca çok öfkelenmiş,
Deli deli söylenmiş.
Kalkıp gitmiş evine
Dönmüş sevine sevine.
Meğer yeni kürk giymiş,
Çok dikkat çekiciymiş.
Kürkü ile görmüşler:
Büyük değer vermişler:
— Hocam şöyle geçiniz,
Yiyiniz ve içiniz.
Siz kusura bakmayın,
Doyana dek kalkmayın.
İşte nefis yemekler.
Şunlar da içecekler.
Et getirin Hoca’ya,
Tatlı koyun sofraya…
Eteğini kaldırmış,
Yemeklere daldırmış:
— Ye kürküm, kürküm ye…
İltifat elbiseye!
O an herkes şaşırmış
Biri koluna girmiş:
— Yanlış mı yaptık size?
Bu ne demektir bize?
Demiş ki: — Müte’accib[1]
Neden ettiniz hayret,
Kürkte midir keramet?
Gördüm ki siz hepiniz,
Ona değer verdiniz!
İltifat kürke ise,
Yemeği de o yese...
Ahmet KARAASLAN (DEDEKORKUT38)
[2] Arapça "zorunlu" anlamına gelen sözcüktür
|